Küresel ısınma rüzgarımızı da etkileyebilir
Nature Geoscience dergisinde yayımlanan çalışmada, gelecekteki iklim değişikliğinin kuzey yarım küredeki rüzgar kaynaklarının azalmasına neden olabileceği öne sürülüyor.
Nature Geoscience'de küresel ısınma yüzünden, kuzey yarım küredeki rüzgar enerjisi üretiminde uzun vadeli değişimler olabileceğine ilişkin bir çalışma yer aldı.
Nature Geoscience dergisinde yayımlanan çalışmada, gelecekteki iklim değişikliğinin kuzey yarım küredeki rüzgar kaynaklarının azalmasına neden olabileceği öne sürülüyor. Yani, küresel ısınma yüzünden, kuzey yarım küredeki rüzgar enerjisi üretiminde uzun vadeli değişimler olabilir. Güney yarım kürede ise, sert iklim değişikliği senaryolarında, rüzgar şiddetlerinde artmalar olabileceği öngörülüyor.
Araştırmada doğrudan rüzgar enerjisinin yenilenebilir enerjide rekabetçi bir kaynak olmadığına işaret edilmiyor. Ancak, bulgular üzerinden, yenilenebilir enerji planlamalarında gelecekteki iklimin de hesaba katılması gerektiği çıkarımı yapılabilir. Dolayısıyla, hali hazırda inşa edilmiş rüzgar enerji santrallerinin veya yapılması planlanan rüzgar enerji santrallerinin iyileştirme çalışmalarında, araştırmada elde edilen veriler faydalı olabilir. Çünkü, araştırmada da belirtildiği gibi, temel rüzgar enerji kaynaklarının sabit kalmayacağı aşikar.
İklim değişikliğinin küresel rüzgar hız dağılımlarını etkileyebileceği zaten biliniyordu. Rüzgarların var olmasının bir nedeni, gezegenin bazı bölümlerinin Güneş radyasyonunu farklı seviyelerde almasıdır. Sonuç, havanın bir yerden başka bir yere akışını etkileyen, Dünya genelinde değişen atmosferik basınç seviyeleridir.
Bilim insanları, küresel sıcaklık değişikliklerinin -özellikle kutup bölgesi gibi bazı bölgelerde daha hızlı gerçekleştiğinde- gezegendeki havanın akışını etkileyebileceğinin farkında. Bu değişikliklerin, rüzgar türbinlerinin etrafında akan havadan üretebileceği güç miktarına büyük bir etkisi olabilir.
Daha önce yapılan bazı çalışmalarda, münferit modeller kullanılarak ya da Dünya’nın belirli bölgeleri incelenerek sorun küçük ölçekte araştırılmıştı. Ancak Nature Geoscience dergisinde yayımlanan yeni çalışmada olduğu gibi konuyu farklı iklim modellerini kullanarak global ölçekte inceleyen araştırma sayısı görece daha az.
Yeni yapılan çalışma kapsamında, bilim insanları, potansiyel iklim senaryolarını araştırdı. Araştırmacılar, küresel sıcaklığın yüzyılın sonuna kadar 5 dereceden fazla artabileceği şiddetli bir iklim senaryosunun yanı sıra Paris İklim Anlaşması taahhütlerinin yerine getirilmesi ile ortaya çıkabilecek daha ılımlı bir iklim senaryosunu çalışmaya dahil etti.
Her iki senaryoda da, rüzgar enerjisi kaynaklarının kuzey yarım küre boyunca gerilediği sonucuna ulaşıldı. Gerilemeler bölgeden bölgeye de değişiklik gösteriyordu. Örneğin, ABD’de 2050 yılına kadar rüzgar gücünde yüzde 8 ila 10’luk bir azalma olabileceği önermesinde bulunuluyor. Kuzey yarım kürenin diğer kısımlarında ise, yüzyılın sonuna kadar yüzde 40 oranında bir düşüş görülebilir.
verimli, yerel, temiz enerjili geleceğe..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
123 MW rüzgar santrali için önlisans verildi
1 MW Rüzgar Türbini ile 1 Yılda 3.067.819 kWh Elektrik Üretildi
Doğan Holding'e ait Taşpınar RES için ÇED süreci başladı
Kirazlı Rüzgar Santrali halkın görüşüne açılıyor
İzmir BŞB 1 milyar liralık rüzgar enerjisi yatırımı yapmayı planlıyor
Rüzgar enerjisi YEKA ihalesinin kazananı belli oldu
2017 Rüzgar Santrali Yarışma Sonuçları Belli Oluyor
RES'te 710 MW'lik kapasite için Haziran ayında yarışma gerçekleştirilecek